15 Aralık 2014 Pazartesi

Kalp

Bazen sor kendine niye diye
Kalbin gosterir sana iste bu diye
Sen yine sor niye diye
Cünkü aciyi degil tatliyi tat diye...

14 Aralık 2014 Pazar

Yani Anlayacagin senin adin ASK

Yani Anlayacagin Senin Adin ASK

Gözlerin bir deniz sanki
Dudaklarin bir siir
Ellerin bir ates
Tenin bir derinlik

O gülüs fazla derin
O bakis bir sonsuzluk
O dokunus bir hayat

Buldum aski
Buldum gercegi
Buldum en güzelini

Sordum kendime
Ne kadar cok? diye
Kendim den  cok dedim

Deger o bakislara kendimden vermek
Deger o dokunusa dunyalari vermek
Deger o gülüse okyanuslari asmak
Deger o sevgiye hayat vermek

Sonsuz ol, sonsuzluk ol !
Ya cok sev, ya sev !
Ya vazgecme, ya hic gecme !

Yani anlayacagin sen hic gitme...!!!
Yani anlayacagin sen hic bitme...!!!
Yani anlayacagin sen hic üzülme...!!!

Yani anlayacagin sen koca bir ASK...
   
                           Revna Emil TOLON

             

6 Şubat 2012 Pazartesi

Haydi Zamanı Geri Alalım Mı?

Haydi geriye, istediğimiz günlere gidip zamanı durduralım ve istediğimiz zaman kaldığımız yerden başlatıp hatasız devam edelim, nasıl? Çok mu güç bunu yapmak? Evet çok güç, imkansız...O yüzden anı, zamanımızı sonuna kadar isteyerek yaşamalıyız.Hiç yapmak isteyip ama yapmadığınız bir şey oldu ve pişmanlık duydunuz mu? Ben duydum bazen gerçekten katı olmak, duvarlar örmek pek te iyi değil sanırım sonra insan istediğini kaybediyor ve pişman oluyor.Aslında kaybetmek demeyelim ona biz, istemeden kendine iyilik yapıyor...Bazı ''ah keşke'' dediğim şeyleri söylememem ve yapmamam belki de iyidir, her yaşadığımın sonunda notu veriyorum karşı tarafa.Daha sonra tartıyorum doğruyu, yanlışı ve tekrar değerlendiriyorum acaba zamanı geriye almaya değer mi karşımda ki insan? Eee sevgili, dost, arkadaş vs... eğer kaybetmişsen bazılarını demek ki hayatımda yer almayı hak etmemişler, gerek benim yüzümden gerek ise kendi tercihleriyle ama bir gerçek var ki o da şu; ne kadar güzel şey yaşarsan yaşa, ne kadar çok mutlu olursan ol geriye bakma ve zamanı durdurmak isteme çünkü zaman durduğunda kendi hatanı göremez ve yine aynı kişileri sokmuş olursun hayatına.Şimdi aynı kişiler dedim diye kesin (sevgili) zannedilecek hayır herkes geçmişte kalan herkes, dedğim gibi dost, arkadaş, sevgili...Tekrar girmezler diye bir şey yok hayatına belki de eskisinden daha iyi bir şekilde hayatında yer alacaklar ama bırak, zamanı durdurmak, geriye dönmek isteme ''eskiler'' olsalar bile onlar yeni zamanda girsinler hayatına ve bunun için onlar çabalasın, sen değil.

5 Şubat 2012 Pazar

İki'ye Bölünmüş Zaman

Yaşarken neler bekler bizi sizce? Tahmin ederek ve önlem alarak mı adım atmalıyız her defasında yoksa akışına bırakmak mı lazım? Valla doğruya doğru etrafım da gördüğüm ve kendimden bildiğim kadarıyla her şeyi hemen olsun isteyip, olmayınca da hayal kırıklığı yaşıyoruz.Fakat sizi bilemem ama ben şu bir kaç aydır hiç olmadığım kadar huzurlu, umutlu ve mutluyum.Neden mi? Çünkü hayattayım, nefes alabiliyorum, yaşamın tüm güzelliklerini görüp, hissedebiliyorum ve bırakıyorum...Zaman, sizi mutlu edebilicek en güzel kelime olmalı.Her beklenmedik olaylar başınıza her gelişinde bir kez daha öğreniyorsunuz ki ne olursa olsun, olucağı var ise oluyor.Ne kadar çok istersen iste, ne kadar çok emek verirsen ver, ne kadar çok çabalarsan çabala olmayacağı varsada olmuyor.Bu yüzden zaman ikiye ayrılıyor ''zamansızlık'' ve ''zaman'' diye işte bu iki kelimede neler yaşanacak kimse bilmiyor.Kimler ile tanışılacak, kimler toz olup yok olacak her şey ama her şey bu iki kelimede gizli ve hayatımız tamamı ile bu iki kelime arasında saklı.Biriyle ayrılırsınız bin tane kişi sizi soru yağmuruna tutar konuşmak istemezsiniz, biriyle yeni bir yola çıkarsınız tekrar bin tane kişiden soru yağmuru gelir sevinerek anlatırsınız.Halbuki bu ikiye ayrılan zaman bize iyiyi ve kötüyü zaten gösterir öyle bir şeydir ki göz yaşını gülücüğe çevirir, ondan sorulan her soru, düşünülen her soru işareti bırakın cevapsız kalsın ve o iki kelime bize her şeyi göstersin....;)

31 Ocak 2012 Salı

Adı Kadar Uzun Olmayan ''HAYAT''

Hani tam her şey bitti zannedersin ya, nefes almakta güçlük çekersin o banada oldu.Tam mutluluğu doğru insanı buldum derken kaybettim.Üzüldüm, yeri geldi ağladım, yeri geldi ağzımı açmadan oturdum odamda ki kanepem'de.Zaman iyi gelecek dedim içimden kendi kendime, nitekim geldi de, her şey anlamsız geliyordu gözüme, insanlar sahte geliyordu, dürüstlük arar olmuştum etrafımda ama bir gün hiç beklemediğim an'da yine konuştum kendimle, sana bunu yaşatan, ilk başta güvenini kazanan ama sonra seni hayal kırıklığına uğratan insan, onun için bu kadar üzülüp, kafana takmaya değer mi? Diye konuştum kendimle, o günü sadece kendime ayırdım, telefonumu kapadım herkesten uzak sadece düşündüm ve kendime geldim.Kimse, kendinizden başka kimse size kendinize verdiğiniz değeri size vermez.Nerden mi biliyorum?Çünkü tek kişiye öylesine çok güvenmiştim ki o bile bana bunu yaptıysa kimsenin vermeyceğini anladım...''Hayat acımasız'' bu lafı küçklüğümden beri, büyüklerimden hep duyardım ama görmezdim, ya da görmek istemezdim hayatımda üç kez bu acıyı çektim biri halamın vefatında, biri ilk aşkımı kaybettiğimde, bir diğeri de son aşkımın bitişinde...Noldu? Hayat bitti mi? Ben artık bir şeye güvenemez, inanamaz mıyım yani? Hayır aksine ölüm diye bir gerçek var bunu yalanlayamayız, aşk acısı diye bir şeyde var bunu görmezden gelemeyiz.Bence yaşanan her şey ama her şey size mutlaka başka kapıları açıyor, sizi büyütüyor, sizi olduğunuzdan güçlü kılıyor.Hayat denen şey acısı ile tatlısı ile herşeyi ile fevkalade bir şey, onu sonuna kadar üzüntüsü ve mutluluğu ile yaşamaya bakın derim ben çünkü hayat kısa kimse için üzülmeye değmiyor, kimseyle küslüğe zamanı olmayacak kadar kısa, bence herkes aldığı tek nefsin bile kıymetini bilmeli ve şükretmeli...

17 Ocak 2012 Salı

Hiç Vazgeçtiniz Mi?

Bir işi ya da bir kimseyi kafamıza başta çok takarız, zamanla o takıntılık artık başka bir hal alır insanda, bazen bir karmaşa bazen ise gerçek bir tutku.Peki siz hiç vazgeçtiniz mi bu tutkunuzdan?Ben mi? Hayır hiç vazgeçmedim, vazgeçmemde eğer bir kez koymuşsam kafama istediğim seyi ne yapar ne eder sonunda başarırım.Hayat acımasız, insanlar dürüstlükten bir haber, etraf milyonlarca iyi ve kötü niyetli insanlarla ayrılmış durumda.Fakat sonuç ne olursa olsun eğer ben bir şeyi çok istiyorsam sonuna kadar giderim, herkese ve herşeye rağmen.Çünkü sonunu kötü kurmuşsak kafamızda o bize yaşamicaksak bile kurduğumuz o kötü düş'ü ne yapar ne eder yaşatır ama biz azimliysek eğer bizde ne yapar ne eder onun üstesinden geliriz.Eğer kötü bir son varsa hayatınızda korkmayın, o kötü sonlar mutlaka başlayacak güzel günlerin kapısını açmaktadır size...Vazgeçmek, kaçmak demektir, vazgeçmek, yenilmek demektir, vazgeçmek, doğruyu görmemek demektir, vazgeçmek, bazen ise güzellikleri kendinden uzak tutmak demektir.Ben eğer bir şeyden vazgeçiyorsam, hayattan vazgeçiyorum demektir.Hayat emek ister, hayat mücadele ve zorluğu sever.Kafanızda ki düşüncelerin hiç biri hayal değildir ''siz onu gerçekten istedikten sonra.'' Ben yaparım, ben başarabilirim dedikten sonra insanoğlunun yapamayacağı hiç bir şey yoktur bu hayatta.Bize, her birimize verilen bir akıl verilen bir yetenek, verilen bir düşünce var, bunları en iyi şekilde kullanmakta bizim elimizde en kötü şekilde kullanmakta bizim elimizde.Unutmayın vazgeçmek yapabileceğiniz çoğu şeyi yıkmak olur ama direnmek ve asla vazgeçmemek sizi her zaman hak ettiğiniz kişilerin yanına ve hak ettiğiniz yerlere çıkartır.

7 Aralık 2011 Çarşamba

Değer

Her zaman düşünürüm, insan ne zaman bir şeye yeteri kadar değer verir diye.Sanırım değer vermek gerçekten çok büyük bir duygu çünkü kolay kolay karşındakine değer vermek zor...Bakarsın etrafına hiç hak etmeyen insanlar değer kazanır sen ise hak etmene ragmen alamazsın.Hayat nasıl diye sorulan bir soruya verilen cevap ''her şey yolunda'' aslında dibine indikçe yolunda olmuyor mutlaka herkesin hayatında bir eksik vardır sevdiklerin yanında olsa bile yapmak istediğin çok şey eksiktir ya da senin istediğin bir insan vardır ama o yanında değildir...Eksik olan çoğu şeyin yerini doldurmak için başka başka şeyler yapmak, başka başka insanlar tanıyıp değerlendirmek...Bunlar bence çok yanlış çünkü sen ne zaman bir insanın eksikliğini doldurmak için başka insanı soksan hayatına mutlaka o da sana bir eksiklik yaşatır.Çok mu karamsar düşünüyorum sizce? Bence hayır, çünkü her şey gerçekten tıkırında olsa ve eksik olmasa bu sefer hayatın anlamı kalmaz, insanoğlu bazı şeyleri yaşamamalı ki değer bilmeli ve bir süreye kadar yaşamayıp doğru zaman geldiğinde işte o zaman o değer dediğimiz duyguyu tüm şefaflığı ile bir insana verebilir ama artık en azından benim için güven, değer, zaman, farklılık çok değerli bunu ancak hiç şüphesiz ailem hak eder ve yakın dostum ama bir gün biliyorum ki tüm bu hislerimi birine hiç şüphesiz verebilicem ve işte o zaman hayat tamamen eksiksiz olucak...Demek istediğim çevremde de gördüğüm kadarıyla insanlar geçici duygular yaşıyor ve bence bu çok üzücü.Elbet ayrılıklar olucak, elbet insan ağlayacak, gülecek fakat sadece laf olsun diye yazık edilen ilişkiler, bağlar bence geçiçi duygular ya da geçici insanlar için yıpranmamalı, belki bu da bir tecrübe oluyor ama zaman denilen şey o kadar kısa ki aslında ve hayat çok çabuk ilerliyor bu yüzden bence her zaman derin düşünmeli ve mantıklı kararlar vermeliyiz...